Pazartesi, Ocak 29, 2018

Kaşık-37-Fatma ve Hüsniye Nerede?

“İki kaşığı yan yana olmayacak kocanın, iki kaşığından birini mutlaka kıracaksın!”

"Anasıyla baş başaydı Veysel yine yıllar sonra"

BÖLÜM-37

Sultan, Fatma Ve Hüsniye’yi Buldu

KAŞIK

            Sultan aceleyle telaş içinde girdi Veysel’in yanına.  Yemeklerini yemiş olduğunu görünce sevindiği açıkça belliydi yüz hatlarından. “hazır mısın oğlum yolculuğa?” dedi heyecanla. Bir an önce çıkmak istiyordu. Veysel’in soru sormasına fırsat vermeden kapıya yöneldi. Tam kapıdan çıkarken geriye dönüp “Merak etme, Hüsnü Bey iyi, yedi yemeklerini, sabahtan daha iyiydi…” söyleyecek sözünü bitirmeden çıktı kapıdan.
            İşlemler tamam olduğu için yalnızca eşyalarını toparlamak kaldı çıkmaya. Aceleyle toparlandılar, Veysel üzerindekileri değiştirdi. İşte o da hazırdı gitmeye.
            Hastaneden çıkıp taksinin yanına doğru yürürken Yusuf’un sesi gelmeye başlar, başını çevirdiğinde görür Yusuf’u Sultan. “Tamam, anacığım tamam, ben getiririm taksiyi, sen dön Veysel’in yanına” koşturarak gider geriye dönerek taksi durağına. Hastanenin bahçe duvarını dönüştedir taksi durağı ve taksiye bağırarak işaret eder.
            Veysel ve anası binerler taksiye, “ben Hüsnü Amcayı görüp hemen geliyorum eve” diyerek koşturmaca binadan içeriye dalar.
            Veysel ve Sultan sokaklarına girip bir süre ilerleyince evlerinden çıkan kalabalığı görürler, önce birbirine bakarlar merak ve telaşla, bir anlam veremezler duruma. Taksi kapılarının önüne gelince “tamam, burası, şöyle sağda duralım” der Veysel titrek bir sesle.
            İnerler, ücretini alan taksi uzaklaşmıştır hemen. Tedirgin tedirgin içeriye adım atarlar, mahalleden tanıdıklar yardım etmeye çalışırlar “tekrar geçmiş olsun, hoş geldiniz” der bazıları. 
                   Sultan dayanamaz içeriye kadar. Yanından geçen bir kadını kolundan tutarak “hayrola komşu, ne oldu burada?” kadın bir an şaşırmış gibi görünerek “sabahın köründe hırsız var diye bağırmaya başladı Fatma, bütün mahalle yığıldı buraya ama hiçbir şey bulamadılar, kimse de bir şey görmemiş. Elbise falan çalınmış işte, Fatma’nın dediğine göre…” Sultan daha fazla dinlemek istemedi kadını “sağ ol komşu sağ ol, yaa öyle demek!” dedi Veysel’in arkasından yürüdü.
            Evde Fatma yoktu ama ev han gibiydi. İnsanlar kalmamış herkes çıkıp gitmişti artık.                                 Veysel ve Sultan hiç bozuntuya vermeden geçtiler salona. Sultan Veysel’in yatağını hazırlamayı düşündü, sonra da Fatma nerede öğrenecekti. Yusuf çıkageldi nefes nefeseydi. Veysel ile sarıldı, biraz sohbet ettiler, işe gitmek için ayrılacağını söyledi Veysel’e, “akşam gelirim ben, tamam mı. Var mı benden istediğin bir şey tertip?” ayakkabılarını giyerken “haa unutuyordum neredeyse, sabah Hüsniye teyze bayıldı onu hastaneye götürdü Fatma” dedi. Hızla uzaklaştı.
            Durumu anlamışlardı, ama bir an önce gelselerdi de şunları gönderseydim diye düşündü Sultan. Neyse, geç kalırlarsa kendim giderim tekrar diye aklından geçirip işine devam etti.
            Veysel’i yatağına yerleştiren Sultan meraklanmaya başladı, içi içine sığmıyordu “belki de evlerindedir ana kız, bu zamana kadar ne işleri var hastanede bunların, Dünürün yanına da gitmiş olabilirler ama… Fikir yürütüyordu aklından ne edip yapıp bunları bulmalıydı bir an önce.
            Veysel’i bırakıp telefona gitti salona. Hüsniye dünürünün evine telefon etmeyi akıl etti. “hah çalıyor telefon…” “alo” dedi karşıdan Fatma.  “şükür, evdesin kızım, eve kadar hemen bir gelsene, sana diyeceklerim var, telefonda olmaz!” deyip kapattı telefonu sinirinden. Ters bir şey duymak istemiyordu.
            Fatma geldi hemen. Dış kapının sesinden anladı Sultan onun gelişini. Bahçede karşıladı Fatma’yı. “Kızım, baban hastanede yatıyor, kalbinden ameliyat oldu dün. Biz de hastanedeydik,  hemen ananı da al git hastaneye, sizi bekliyor…” deyip geriye döndü.
            Fatma bir an şaşırdı, hiç beklemediği bir haberdi bu. Hızlıca çıkıp gitti kapıdan.
              
        Halil Gönül
Devam edecek.

Görsel: Google Görseller


1 yorum:

Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.