SAYFALAR

Cumartesi, Temmuz 22, 2017

Çiçeği burnunda Mühendislik anılarım-Foseptik Çukuru ve Tayin

Foseptik Çukuru ve Tayin

"Foseptik Çukuru"

“Vallahi de billahi de siz benim işimi halletmeden olmaz tayin mayin, yazın geldiğinde en büyük sıkıntımızı halletti; elimiz ayağımız oldu. Sayesinde işe başlayabildik.” Dediğinde anlamıştım durumu. 

Öyle ahım şahım bir durum değildi. Su kaynağı etüdüne gittiğim bir gün uğramıştım, Belediye'ye ve Başkan’a; ortalık foseptik -bok- kokusundan geçilmiyordu.

Foseptik patlamış, alttan zayıf bir damar bulmuş sıvılar ve alüvyonal zemini yakalayınca da tamamen boşaltmış yan tarafını foseptiğin bir anda, ortalık berbat olmuş. Tam da zamanıymış varışımın.
Başkan ve personel telaş içinde, vatandaştan şikayetler başlamış. Belediye ve başka binaların da bağlantısı bu foseptiğe bağlıymış. Bir kahveyi zor bela içme fırsatımız olmuştu. Belediyenin imkanları çok kısıtlı, iş makinası ve teknik personel yok doğru dürüst. Yalnızca lise mezunu bir delikanlı var topoğraf olarak.
Daha öncesinden topoğrafya çalışmaları yapılmış olan aynı cadde ve sokakların proje çalışması için, topografik alım işlemlerini tamamlamışlar ancak projelendirme için yardım dışarıdan gelecekmiş onun da gelmesi haftalar alacakmış. İllerindeki fen işleri müdürü teknisyenin, baktığı beş altı küçük belediye varmış, bunlara uğramaya sıra oldukça geç geliyormuş.

Durumu öğrenince “getirin imar planını ve yaptığınız çalışmaları” dedim. Toplantı masasının üstüne serdik paftaları ve acil olan 100 metre kadar mesafeyi ayırdım; kabataslak bir kesit çıkardım eğimleri ve boru çaplarını belirleyip verdim ellerine. Bir saat kadar sürmüştü bu çalışma durumu.

Kesitleri eline alınca Başkan, hemen seferber etti birkaç kişiyi ve üç tane traktör kepçe buldurdu getirtti. Başladılar kazmaya, bir taraftan da hazır olan boruları çekiyorlardı yola. Bir hafta içinde bitirmişlerdi işi.
"Kanalizasyon boruları"

Ben kesiti verince ayrılmıştım oradan. Daha sonrasında da devamı olan acil hatları -200 metre kadar- yanındaki yüklenici yapmıştı ve ona da takıldıkları konuda yardımcı olmaya çalışmıştım.

Hatta bir gün bölgeye geldiğinde çok ısrar etti yemeğe götürmek için. Yaşadığım bir olaydan ötürü hiçbir yükleniciyle yalnız yemeğe çıkmıyordum.  Çok ısrar edince dayanamadım gittik öğle yemeğine. Yıldızlı- kaç yıldız olduğunu unutmuşum- lüks bir otelin bahçesinde oturduk.  Ortalık yemyeşil, normal yerlere göre serindi de.

Tatlı bir sohbet eşliğinde yemeğimizi yedik, masa toplandı. Kahvelerimizi söyledik. Kahvelerimizi yudumlarken, adamı bal arısı üst dudağından soktu; gözlerime inanamadım, bir anda olup bitti her şey. Çırpındı falan ama olan olmuştu, arının iğnesi kopmuştu saplandığı yerde.

Yoğurt, çamur sürdük sokulan yere hiçbir şey olmamış gibi kahvelerimizi içmeye başladık. Bir an kahve fincanını ağzıma götürürken başımı kaldırdım ve adam karşımda bembeyaz, sarımtırak, karışık halde renk almış gördüm ve terliyordu da tomurcuk tomurcuk.

                                                                                
                                                                                 19-07-2017-1140

                                                                                                    Halil GÖNÜL

Not: 3/4

Görsel:Pixabay.com

6 yorum:

  1. foseptikten arıya. aksiyon günlüğü :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deeptone,
      günaydııııııın. :)
      Evet, oldukça aksiyonlu bir gün! :)

      Sil
  2. bal arısı iyi yerden yakalamış :)

    YanıtlaSil
  3. Aaaaa :( Merak ettim ne oldu adama? Saygılar Halil Bey...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gulcan Baran Turan,
      Morg kapısında canlandı adam, dört nala koşturmaya başladı rampayı. :)))

      Sil

Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.