"Akan zaman içindeki izler" |
Doğanın yaşanmışlık izleri de vardır. Akan zaman içinde ortaya çıkarlar bir bir, dağlar, tepeler, ovalar, denizler, okyanuslar, nehirler ve alabildiğine canlılıklar. Ölümler ve yok oluşlar da kaçınılmazdır elbette
İnsan
yaşamında kahırlar vardır yaşanmışlıklar içinde ve akan zaman içinde iz
bırakarak akıp giderler yaşamlarda. Bazı insanlar daha fazla yaşar bu tür
olayları ve bazılarıysa daha hafif atlatırlar ve ömürlerini tüketirler öyle
veya böyle.
Ne
yazık ki yaşam denilen olgunun içinde akan zamanın herhangi bir anında
karşılaştığı bu tür durumlar insanların yaşamdaki izledikleri -planlayarak veya
planlamayarak- yolların değişmesine neden olur.
Akan
zaman içinde, geriye dönüp baktığımızda görebildiğimiz ve göremediğimiz birçok
olgu vardır. Bazıları anılarımızda daha fazla yer kaplar, bazılarıysa çok
siliktir fark etmeyiz bile. Fark etmediğimizi düşündüğümüz olgular dahil bizi
yönlendirirler akan zaman içindeki yolculuklarımızda.
Bu
yazımda olabileceğini düşündüğüm bazı olguları gün yüzüne çıkarmaya çalıştım
karınca kaderince. Elbette yeterli değil, yalnızca birkaç örnekten ileriye
geçmez. Bu dünyada yaşayan insanlara göre çok daha fazla ve değişken olan
kahırlar vardır, yöreye, bölgeye, ülkeye göre değişen olgular insan yaşamında
büyük etkiler bırakarak akar giderler onların ömürlerinde.
Aslına
bakılırsa çoğu olgu sanki yama gibi duruyordur insanların üzerinde ya da
üzerine yapışmış bir madde, kazındığında veya söküldüğünde kaybolacakmış gibi
duran.
Ne
yapıyorsa insan yapıyor, önce düşünüyor, sonra karar veriyor ve adım atıyor;
sonrasında geliyor zaten her şey. Olumlu veya olumsuz, başkalarına zararlı veya
zararsız, hatta az zararsız, belki de faydalı, az veya çok.
Her
şey bizden kaynaklanıyor, biz insanoğlundan. Yaşadığımız dünyamızı bile
yaşanamayacak hale getirmek için baksanıza ne kadar çok çalışıyoruz hem de
büyük bir özveriyle yapıyoruz bütün bunca zararları. Hiç düşünüyor muyuz peki!
KAHIR
“Ne kahreder?"
Cevaplar vardır,
başka başka;
Değişir yaşadıklarınca:
Bazılarında vardır
torun torba,
Bazıları da tek
başına.
Anlayacağın;
Bakmaz yaşa başa,
Bakıldığında kahırlara.
Sevgilisi terk
etmiştir mesela,
Daha çiçeği burnunda;
Dünya olmuştur
kapkara.
Evladını kaybetmiştir
bir ana,
Yüreği dayanmaz ona;
Giden gitmiştir,
Kabullenir zamanla.
Fakir fukaradır,
Kimine kelek,
Kimine kavundur bu
dünya,
Başlar zamanla
alışmaya.
Bilir misiniz,
Neler var daha?
Mesela:
Bir ömür uğruna feda
edilmiştir hayat,
Büyümüştür,
Dönüp
bakmaz evlat,
Cenazeye bile
geleceği muğlak.
Hayat teslim edilen
el,
İhanet ederse şayet;
Ödese de bedel,
yetmez!
Anılar göz önünden
gitmez;
Kazınır yüreğe,
Gönüle,
Kömür kalemle kara
kara
İri punta.
En büyük kahırdır, feda'dan
sonra.
23-07-2017-1358
Hepimizin kahırları vardır mutlaka. Hayatı güzelletirecek olan da insan, kahredici hale getiren de :)
YanıtlaSilArif Öztürk,
Silhaklısınız, her şeyin başı insan. :)
Daha güzel yaşam dileklerimle. :)
Sağlıkla mutlulukla bir ömrü olsun herkesin ;)
YanıtlaSilMutlu Yaşam,
Silgüzel dileğiniz için teşekkür ederim. Dileğimiz öyle olması elbette. :)
Herkesin derdi kendine göre büyük bir dağ, katlanılmaz. Hayatta öyle şeyler var ki insan kendi derdine dert demeye utanıyor.
YanıtlaSilYürüyen Balık,
Silevet haklısınız, çoğu zaman öyle demek daha doğru. Deneyimler acı veya algı eşiğimizi yükseltiyor galiba. Bu kadar içinde bulunduğumuz durumlara karşı duyarsızlığımız da gösteriyor durumu belki de. :)
NFK nin satırları geldi aklıma okurken SAKARYA'dan
YanıtlaSilHer şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Ne güzel ifade etmişsiniz kirlerinden atında herkez tertemiz aksa zaman... Emeğinize sağlık
GAMZE AKCAN,
Silzamanlar içinde hissedilenler çok fazla değişmiyor galiba dedirtti bana NFK'nın dizeleri. NFK'dan orta ve lise yıllarında okumuştum ama sonraları pek okumamıştım. Bu dizeleri de sayenizde okumuş oldum. Teşekkür ederim bunun için.
Maalesef zaman tertemiz akmıyor, kirlendiriyoruz kendi ellerimizle. Dileğinize elbette katılıyorum, teşekkür ederim. :)
NFK nin satırları geldi aklıma okurken SAKARYA'dan
YanıtlaSilHer şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.
Ne güzel ifade etmişsiniz kirlerinden atında herkez tertemiz aksa zaman... Emeğinize sağlık
GAMZE AKCAN,
SilZamanın bir gün tertemiz akması dileklerimle, hoşça kalın.
Yaşadığımız her ne ise ve bizim kararımızsa veya değilse bile, bundan bize bir öğreti düşeceğine ve yolumuzun daha anlaşılır olacağına inanmamız gerek. Yoksa bu dünyada kahır, azap hep var ve hep olacak tüm diğer duygular gibi.
YanıtlaSilSaygılar,
Momentos,
Silaynen dediğiniz gibi, önemli olan dersler çıkararak yaşanılanlardan; yola devam etmek gerekli.
Teşekkür ederim. :)
Halil abi şiiri sen yazmışsın sanırım. Gerçekten ilginç adamsın, hoş duygulu adamsın.
YanıtlaSilDiğer taraftan da her insanı kahreden yaşanmışlıklar olduğunu düşünüyorum. Mutlaka bizim de vardır. Ama bazen sadece üstünü kapatır, tozlu raflara alırsın zamanı gelene kadar...
Onur, teşekkür ederim;
Silevet ben yazdım. Aslında önce şiiri yazmıştım, baktım google amcanın 300 kelimesi takıldı kafama, üstündeki açıklamayı da ilave ettim artık, google amca darılmasın diye. Zaten aramız iyi değil, sürtüşmeyelim dedim yani.
Haklısın, bazen sonradan patlıyor bazılarında bomba; tehlikeli bir durum oluyor o zaman da, silip süpürüyor her şeyi. En güzeli her şeyi yaşanılan zamanı fazla geçirmeden sıcağı sıcağına çözmek daha doğru bence.
Dileğim, kimsenin kahır çekmemesi aslında. :)
Halil bey 300 kelime olayı nedir? Bilmiyorum ve çok merak ettim
SilMomentos, google amca uzun yazıları daha fazla dikkate alıyor, ve minimum 300 kelime olmalı diyor, okuduklarımdan öğrendiğim kadarıyla. daha uzun yazılar google açısından daha da önemli ve dikkate alınır duruma geliyormuş. Fakat işin tezat tarafı; bloggerlar da okumakta zorlandıkları için kısa yazılara daha fazla eğilimliler. Kısaca orta yol; 300-600 kelime civarında bir yazı google için bir şeyler anlama anlamına geliyormuş. ilk 250-300 kelimede kararını veriyormuş zaten google amca, bütün alacağını 300 civarında kelimeden alıyormuş. Bilmem doğru dürüst anlatabildim mi?
SilÇok teşekkür ederim Halil bey, cidden ben bunu bilmiyormuşum.. hoş bilsem de kafamın dikine, elimin yazdığına göre hareket ediyorum ya yıllardır. :))) Çok sağolun bilgi için.
SilMomentos, rica ederim ne demek lafı bile olmaz.
SilŞiirlerimde dikkat etmiyordum ama düz yazılarım yeterince hatta daha fazla bile oluyordu zaman zaman, sevgili Deeptone'dan tel fırçayı yiyince "Bize de yazık değil mi?" demişti - uzun yazıları okumak açısından- düşününce
hem üzüldüm empati yapınca, hem de hak verdim. Şimdi genellikle 300-500 kelimeyi-1 word sayfası yapıyor aşağı, yukarı- geçmemeye çalışıyorum.
Hoşça kalın, kolaylıklar dilerim. :)
Merhabalar...Derya'nın Spor Günlüğü'nün başlattığı Blog Keşif Etkinliğinden geldim.G+ ekledim.
YanıtlaSilYazınızla alakalı değil ama şu 300 kelime olayını sanırım son yazımla bayağı aşmışım ben :)
Yeşimle her Telden,
Silüzülmeyin bence, fazlası Google amcanın hoşuna gidecektir, ama okuyucularınızdan bazılarının hoşuna gitmeyebilir yalnızca. Hepsi bu olur. Dolayısıyla sonuna ulaşmaktan sıkılan okuyucularınızın yorumlarından olursunuz veya da okumadan sallama bir yolum bırakırlar. :)
Sanırım sonuncu dediğiniz oluyor :) Ama bu yazıyı blog yazarı arkadaşlardan ziyade arama motorlarında bu yerle ilgili detaylı bilgi edinmek isteyenler için hazırladım desem yeridir..
SilYeşimle Her Telden,
Silneyse sıkmayın canınızı bu kadar, eminim kazançlı çıkan siz olursunuz. Bolca resim olduğu için öyle sıkıcı değil. Önemli bir kaybınız olmaz. Ben de epeyce zamandır karar vermeye çalışıyorum aslına bakılırsa. Şimdilik karışık bir şekilde götürüyorum ama, makale türü yazılar bölündüğünde anlam kaybına uğradığı için yeni bir blog açmayı düşünüyorum ama uğraşmayı da göze alamıyorum aslında. Bu siteyi bu hale getirinceye kadar o cahil cühela halimle, akla karayı seçtim. Biraz daha beklemeliyim belki de.
Amaç ve hedef belirlemek önemli. :)
kahreden yaşanmışlıkları ne güzel de özetlemişsiniz; "Yaşadığımız dünyamızı bile yaşanamayacak hale getirmek için baksanıza ne kadar çok çalışıyoruz hem de büyük bir özveriyle yapıyoruz bütün bunca zararları. " çok doğru sözler..daha ne anlatılabilirdi ki..emeğinize sağlık..
YanıtlaSilYazar Yildirim,
SilTeşekkür ederim.
Akan zaman, akıp gidiyor hiç arkasına bile bakmadan fakat biz insan oğlu olarak hiç de dönüp arkamıza bakmadan devam ederken dünyayı yangın yerine çevirerek yola devam ediyoruz. Bu durumun da akılla, beyinle yani insanca değerlerle hiç de alakası yok maalesef. Kısaca İnsanoğlu olarak hastalıklı bir ruh halindeyiz, intihar meyilliyiz. :)
Etkinligime katildiginiz için tesekkür ederim. Deli kiz blogumla da takipteyim 😊
YanıtlaSilDerya,
SilRica ederim, benim için zevkti,
takibiniz için de teşekkür ederim.
Birkaç yazınıza bakarken buraya kadar geldiğimi yeni fark ettim. İnsansan ve duyguların varsa kahırların da olması gerekir mutlaka. Doğayı tüketir, bir insanın hayallerini tüketir, ihanet eder, insani değerleri mahveder. Bunların hepsi kahırdır, anlayanlara...
YanıtlaSilMukaddes'in Kaleminden,
SilTeşekkür ederim, güzel yorumunuz için. haklısınız. Umarım daha güzel bir dünya yaratabiliriz el birliği yaparak. :)