OKUDUM
Okuduğum
kitaplardan birini daha tanıtmaya çalışacağım bu yazımda.
KAFKA-ÖYKÜLER:
"Kafka-Öyküler-01" |
(Bütün Öyküler-01)
Yazar: Franz Kafka,
Çeviri:
Göksu Birol,
Yayıncı: Yason yayınları,
Türü: Hikâye,
Sayfa sayısı: 289
Daha
öncelerinde Kafka’dan parça hikayeler okuduğumu çat pat hatırlıyor gibiyim ama
böyle derli toplu bir kitap okumadığımı kesin hatırlıyorum.
Özellikle
kendim yazma denemelerine başladığımda okumak isteği duymuştum çünkü yazma
denemelerine başlayınca okuma alışkanlığım ve okuduğumu anlama şeklim değişmeye
başladı; çok açık bir biçimde fark etmeye başladım bu farkı. Önceleri kitabın
akışına kaptırıyordum kendimi ve gidiyordum sonuna kadar dümdüz; kitaplarda
işlenen konuya okuduktan sonra genel bakıp geçiyordum kendi bakış açıma göre.
Özellikle yazarların kelimelerle nasıl oynadığını ve onlarla toplu güreşe
girdiklerini hiç mi hiç fark etmiyordum ve fark etmemiştim.
Özellikle
hikâye okumak isteği kabardı içimde önüne geçilmeyen bir güçteydi bu isteğim.
Klasikleri denemeye karar verdim tekrar, okuduklarımdan da bazıları vardı
seçmiş olduklarım kitaplar ve yazarlar arasında. Özellikle yabancı hikayeciler
daha da dikkatimi çekmeye başlamışlardı; çevirileri de güçlü olduğu zaman daha
da başka bir tat ve keyif vermeye başladılar bana.
Mesleği
Avukatlıkmış, boş zamanlarında fırsat buldukça yazarmış. Zevkle ve emek vererek
yazdığı belli oluyor.
Yerli
yazarlarımıza haksızlık ettiğim kanısı oluşmasın kimsede, yerli yazarlarımızdan
da oldukça okumaya özen gösterdim. Yerli yazarlarda anlamakta zorlanmıyorum,
ancak kelime oyunlarını daha da kolay fark edebildiğim için okuması daha da
kolay geldiği için arada bir yabancı yazarlara yönelerek aradaki farkları
kıyaslamaya çalışıyordum kendimce haddim olmayarak.
Hani
denir ya, “her yiğidin gönlünde bir aslan yatar” benim de gönlümde aslan değil
aslanlar vardı, gelip yerleştiler birden; bana bile sormadan.
Bu
bahsettiğim hikayelerden oluşmuş kitap Kafka'dan “Bütün Öyküler-01” kitabı.
Adamın zaten az kitabı yayınlanmış ve ölümünden sonra kalanların yakılmasını
istemiş vasiyetinde. Vasiyet ettiği kişi uymamış vasiyetine, kıyamamış, iyi ki
de kıyamamış.
Hikayelerini
okuduğumda hak vermemek mümkün değil güçlülüğüne. Kelimelerle o kadar güzel ve
uyumlu oynuyor ki, neredeyse bir kelimeden yoka çıkarak koskocaman sayfalar
dolusu bir hikâye çıkarabilme gücü var adamın. Icığını cıcığını çıkarıyor
kelimelerin, girişte hemen başlıyor didikleme sonuna kadar devam ediyor, bazen
takipte zorluk yaşadım dikkatim dağıldığı zamanlarda; dönüp tekrar okudum aynı hikâyeyi.
Ve
sonuca gelindiğinde hiç beklenmeyen bir son oluşuyor cacığı çıkmış kelimelerden
oluşan cümlelerle. Hikayelerde anlatım yalın olmasına rağmen oldukça güçlü bir
anlatı yeteneği hemen anlaşılıyor elbette. Abartısız söylemem gerekirse
şaşırdım çünkü; okurken cesaretim kırıldı yazma düşüncemde, böyle bir yazım
tarzı oluşturmak neredeyse mümkün değil, bir yerlerde cevaplanmayan ya da
sorulmayan bir soru bıraktın mı at çöpe gitsin yazdıklarını. İşte bu yüzden
cesaretim kırıldı.
Her
yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır ya ben de kendime göre yazacağım, öyle yapmam
da en doğrusu zaten. Kendime göre oluşan tarzımı geliştirmeye çalışarak yazmaya
devam edeceğim zaman içinde. Ne olacağını nereye varacağını kestiremiyorum, gün
ola hayrola.
Bu
kitabı dikkatinizi vererek hikâye hikâye okursanız daha fazla zevk alacaksınız
sanırım okurken; roman okur gibi haydi başlayayım da sürüklemeye başlayınca
devam eder giderim diye düşünürseniz, tatlar karışmaya başlar ve ağzınızın tadı
bozulur hiçbirinin tadını da alamamış olursunuz.
İyi okumalar
dilerim sizlere, gevezeliğimi burada keseceğim. 😊
"her yiğidin bir yoğurt yiğişi vardır.." çok doğru..herkesin kendine göre bir yazım biçimi var..sizinki de bunlardan biri..siz de kendinize göre bir yazma biçimi elde etmişsiniz..:) kafka değer verilen ve sevilerek okunan bir yazar..elinize sağlık.. :)
YanıtlaSilErtuğrul Yıldırım,
SilTeşekkür ederim. henüz gel gitler yaşıyorum bazen tarz konusunda ama içimden geldiği gibi yazmak hoşuma gidiyor. beğenmenize seviniyorum. Hoşça kalın.
Sizin yazma tarzınızı seviyorum. Zaten önemli olam herkesin kendi gibi olması Yoksa hep aynıbtip yazıları okumaktan okur olarak sıkılıyorum.
YanıtlaSilSelamlar
incidennotlar,
SilTeşekkür ederim, haklısınız; her yazı aynı tarz olduğunda sıkılıyor insan bir süre sonra. :)
Hoşça kalın. :)
ne kadar güzel anlatmışsınız. sizin tarzınız da çok iyi bu arada Halil Bey. Belli bir zaman sonra kitaplardan alınan tat ve bakış açımız farklılaşıyor artık usluba, kelimelere ve tarza da odaklanabiliyoruz. Lezzetli bir anlatım olmuş, yazdıkça ve en önemlisi de okudukça eleştirdikçe kendinizi bulacağınızı düşünüyorum.
YanıtlaSilDemirkadın demir,
SilTeşekkür ederim ilgi ve beğeniniz için. Galiba en güzeli: İnsanın içinden geldiği gibi yazması, saf ve yalın haliyle.
Hoşça kalın. :)
Rahat okunan üslubunuzla yazılarınızı okumaktan hoşnutuz :)
YanıtlaSilACEMIDEMIRCI,
SilTeşekkür ederim, sevindirici bir haber bu benim için. :)