SAYFALAR

Pazartesi, Aralık 11, 2017

Mektup-17-Apış Arasına Kedi Giren Nine Ne Yaptı?

"Yaramaz Kedi"
               Biliyor musun o gece ben de gitmiştim o ninenin evine herkesle birlikte, o çocuk halimle. Sabaha yakın bir zamandı, havalar çok sıcak ve içerilerde yatılmıyor, herkes dışarıda damların üstünde yatıyordu, üstüne örtü falan da alınmazdı çoğu zaman.
                Bağırtı, çığırtı koptu birden ve herkes uyandı çevrede. Biz de damın üstünde yatıyorduk, babam kalkmış önce arkasından anam derken uyandık hepimiz. Babam koşturmaya başlayınca telaşla ben de çocukça merakla koştum babam ve anamın arkasından ama neden koştuğumu da bilmiyordum.
                Biliyorsun evleri bize yakın, vardık ki dede ve nine ağız dalaşındalar. Altı mı yedi mi çocukları var ve hepsi de neredeyse 40-50 yaşlarının üstündeler ve torun torba sahibiler. Zaten çocuklarının ve torunlarının gelmesiyle mahşer yerine döndü ortalık.
                Ne olup bittiğini anlayıncaya kadar güneş doğmaya başladı ufuktan. Yavaş yavaş dağıldı insanlar.
                Nine her zamanki gibi ineğini bağladığı damın üstünde yatmış tek başına, dede de içeride yatıyormuş. Kavga etmişler akşamdan ve küsmüşler birbirlerine.  Sen de bilirsin sık sık kavgaları olur ve mahalleye iyi bir eğlencedir her zaman onların kavgaları.
                Nine 60 dede 70 yaşının üstünde belki de ama dinç görünüyorlardı. Dedenin de dördüncü hanımıymış nine. Bu nineden iki çocuk var.
                Nine uyuyunca kedi yavrusu -kendi kedilerinin yavrusu- ayak ucundan fistanın içine giriyor ve biraz daha yukarı çıkarak yatıyor. Nine dönüverince uykusunda kedi yavrusunun canı yanıyor ve tırmalayarak kaçmak istiyor can havliyle.
                Uyku sersemi olan nine tırmalanmaktan canı yanıyor ve avazı çıktığı kadar bağırmaya başlıyor “yetişin komşular, ırz düşmanı var” diye. Bunu duyan dede durur mu içeride, hazır duvarda asılı dolma tüfeğini alıp çıkıyor dışarıya ama hiçbir şey göremiyor ortalıkta. Nine hala yattığı yerden toparlanmaya çalışıyor ve yerinde oturmuş ne olduğunu anlamaya çalışıyor bir taraftan da kıvranıyor uğraşıyor fistanıyla falan. Arada canı yanmaya devam ediyor.
                Dede şafak vaktinde ne olduğunu anlamaya çalışıyor ama nineden doğru dürüst bir cevap alamıyor “işte buramı cırmaladı kaçtı, zapır zapır” diyor dede fazla yüklenmeye başlayınca nineye başlıyorlar tekrar birbirlerine sarmaya.
                Derken kedi yavrusu ninenin eteğinin altından görünüyor, bu kedi yavrusunu gören dede eteği birden kaldırınca ninenin iç don giymediğini ve fistanın belinden bağlamadığını görünce iyice çıldırıyor, durumu da anlıyor ve tepesine dikilip avazı çıktığı kadar bağırarak:
                “Ulan a… koduğumun karısı, ben erkek halimle uçkuruma kırk düğüm atıp yatıyorum, sen donsuz tumansız yatıyorsun, üstelik kuşak da yok. Kediler bile s... kalkar tabi… şükret haline, yavru farkındaymış, babası farkına varsaydı ya!..” Diye bağırarak içeriye gidiyor.
                Bu sözleri duyan herkes kahkahalarla gülmeye başladı ve dağılmaya başladılar birer ikişer. Bazıları da şamata devam eder mi diye beklediler bir süre daha. Ama dede ve nine uyumadı artık o saatten sonra sabaha kadar biri içeride diğeri dışarıda atışıp durdular. Çocukları da susturamadılar ne söyledilerse, en sonunda kahredip gittiler evlerine.           
17/
Devam edecek.
Görsel: Google Görseller

2 yorum:

  1. Süper bir kara mizah örneği :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Emre Bozkuş, teşekkür ederim. Birebir yaşanmış bir anı aslına bakılırsa. beğenmenize sevindim. :)

      Sil

Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.