Zafer’in Çözümlemesi
Neye benzetirsen benzet, her biri birinden beter. Yamalı bohça desen; binbir yamadan ibaret bohça, içine ne koysan çürümüş yama yırtıklarından dökülmeye başlar, iki adım öteye taşıyamazsın içine koyduğunu. Yamamaya kalksan yılmışsındır işe yaramayan yamaları yapıp durmaktan, üstelik ne yamalık, ne de yama yapacak iplik kalmıştır elde. Tek çare yamalı bohçayı atıp, elinde taşıyabildiklerini alıp yollara düşmektir. Demek ki o zaman kafadaki pelte kılıklı işini doğru yapmıyor. Ya da yapmaya kalkıyorsa da hiç kulak asılmıyor.
Gelelim örümcek ağı meselesine: örümcekler çok usta
örgücüler. Değme tekstilciler su dökemez ellerine. Hatta inşaatçılara da ilham
kaynağı olurlar da inşaatçılar örümcek ağı malzemesi gibi esneyebilecek bir
malzeme üretmeyi hayal ederler ki depremlerde zarar görülmesin. Neyse, konuyu
değiştirmeyelim. Örümcek ağının ölümle ilgisine gelelim.
Bilirsiniz, örümcek ağının herhangi bir noktasına dokunulduğu
zaman her tarafında hissedilir titreşim. Dolayısıyla sorun nerededir
anlaşılmaz. Titreştiren nedir bilinmez. İşte gönüllü olarak ölümü seçenin
kafasının içi de aynen örümcek ağında olduğu gibi hem kafasının içinde hem de
vücudunun her bir zerresinde aynı acıyı ve kederi hisseder, hissetmektedir.
Yapılacak bir şey kalır geriye, tüm örümcek ağını söküp
atmak. İşte bu durum köklü ve önemli bilgi dağarcığını gerektirir. Gelebildiği
o güne kadar bildiği, öğrendiğini sandığı her şeyi silip süpürmektir yapılması
gereken. Söylemesi kolay belki ama yapılması o kadar kolay değildir. Bir
insanın zırhıdır atılması gerekenler. Zırhlar aynı zamanda koruyucu gibi de iş görürler
insan hayatında; sökülüp atıldıklarında insanda geriye kalan çok az şey kalır
geriye; bazı insanlarda hiçbir şey kalmaz. Çünkü hayatları yalanlar üzerine
kuruludur.
Görsel: Google Görseller
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.