Amaç ve Bahane

"Amaç"

Amacına Ulaşan Bahaneler

Bir yerlerden başlamak gerekli, öyle değil mi? Her zaman aynı şey söylenir ama çoğu zaman da bu durumun gereği yapılmaz, ancak nadir durumlarda yapılır. Bazen kendi kendimizi motive etmeye çalışırız, bazen başarılı oluruz çoğunlukla da altında kalırız.

                Ancak kafamızın içindekileri belli bir düzene soktuğumuz zaman işler yoluna girmeye başlar, adımlar atmaya başlarız. İlk adım zor ve kuşkulu olsa da arkasının gelmesi daha olasıdır artık. Kafamızın içini düzene sokmak ise düzeni bozanın durumuna ve etkisine göre değişen bir durumdur.

                Bazen uzun bir süre bir şeyler yapıyormuş gibi davranırız hiçbir şey yapmadan hatta gün boyu sırtüstü yatarak başarırız bu işi. Nedense elinden hiç bir şey gelmez insanın. Her şeye karşı bir bahane geliştiriverir anında, hatta ilk aklına düştüğü anda başlar bu bahane geliştirme adımı. Ne ilginçtir ki insanın kendisi de farkında olmasına rağmen bu durumun, zaman geçtikçe bahane gerekçesi sağlamlaşmaya başlar ve sonunda başarır, amacına ulaşmış olur.

                İnanılmaz olan ise bazen haftalar, aylar hatta yılları alabilir bu durum. Sanki nefes almak, yemek yemek –atıştırmak- banyo yapmak bile bahanelerle karşılaşır ve birer angarya durumuna gelebilir. Rahatsızlık çok açık öyle değil mi?

                Belki de kafayı meşgul edip zaman öldürecek çare olarak TV seyretmek ve aval aval TV’nin karşısında oturmak kalır geriye. Genellikle yapılan da budur. Bu durum ise gitgide insanı aptallaştırıp daha kötü duruma getirir farkında olunmadan çünkü beyni süngerleştirir adeta ve duyarsızlaşmaya başlar.

                Beynin rafadan bir yumurta gibi olması pek hoş bir duygu değil, pek bir şeye yaramıyor çünkü gün boyu TV seyretmenin en büyük marifeti bu işte, beyni rafadanlaştırmak. Hiç yoktan iyi belki ama çokça da bir şeye yaramadığı açık.

                Rafadan bir beyinle ne kadar uğraşırsan uğraş üç yüz kelime yazmak için gün boyu uğraşmak en zor olan şey. Hâlbuki birkaç saat içinde binlerce kelime yazılabilen bir performansı vardı bir zamanlar. Olması gereken tek şey: ya tekrar sıvılaşacak ya da tam pişecek.

                Kahvaltıda yemek çok hoş bir şey değil bu rafadan beyni. İşe koyulma vakti geldi de geçiyor bile. Barışmak gerekli sadece, barışmak içinde güzel bir uyku ve sonrasında da güzel bir kahvaltı gerekli bence.  28.06.18- Halil Gönül

Görsel: Google Görseller