Ece Evren’den Mim Etkinliği-doğamızdavar

Ece Evren’den  MimEtkinliği #dogamizdavar

Görsel: Ece Evren "Mim Etkinliği #dogamizdavar"

 #dogamızdavar  Hashtagli mimimizin soruları sekiz kalem.

"1- Hayatınızda olmalarına izin vermek için, kişilerde hangi         özellikleri ararsınız?

2-Ben ilk bakışta, ya da bir iki görüşte anlarım nasıl bir insan olduğunu diyenleriniz var mı? Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

3-Birini sevmeniz için (sevgili, dost, arkadaş, hepsi) size sıcak davranması şart mıdır?

4-Birine iyi bir insan dediğinizde, hangi yönleri bu tespitinizde ağır basar?

5-Dokunmak nedir sizce? İki manasıyla da rica etsem…

6-Fedakâr mısınız?

7-Birinin size iyiliği dokunsa minnet duygunuz sürer mi, o iyilik her hangi bir terslikte referans olur mu? Yoksa?

8-Sevgiyi bir iki cümleyle anlatabilir misiniz?

                     Kimleri mimliyorum? Hepinizi tabii ki❤"

Önceleri mim nedir? Sorusunu sormuştum kendime birkaç kez. Tanıdıklar arasında yani samimi kişiler arasında yapılan bir soru-cevap şeklinde algılamıştım. Öyle olmadığını anladım nihayetinde ve katılmaya karar verdim. İnsanı ve insanların doğasını anlamak ve değerlendirebilmek bakımından önemli bence; hangi konuda olursa olsun sorular. Sonuçta cevaplayan insanlar.

Bu tür katılımlara uzak duruyordum çünkü: başlamadan önce uzun uzun düşünme ihtiyacı hissediyordum ve bu durum da beni sıkıyordu. Sonuçta pat diye verilen cevaplar doğru ifadeler olmayabilirdi… biraz daha mazeret sayılabilir belki kendime göre. Neyse!..
          Birazcık da muziplik geldi aklıma; - "Şu Türkçe'mizin zenginliği" dedirtti bana.- “doğamızdavar” yazılışını okuyunca.  “Haklısınız Ece Evren Hanım” demek geldi içimden ve gülümsedim kendi kendime. “doğamız davar?” bence haklılık payı var; yoksa dünya bu halde olmazdı! Bitirmezdik içinde yaşadığımız ve bize hayat veren dünyayı. Zarar vermedeki inatçılığımızı da dikkate alırsak eğer “davar lık” kesin var bizim doğamızda. Hemen alınmayın canım! Ben kendi adıma konuşuyorum.

Gevezeliği bırakıp da sorulara geçeyim artık, öyle değil mi?

"1-     Hayatınızda olmalarına izin vermek için, kişilerde hangi özellikleri ararsınız?"

-Temel olarak: Güven vermeli, güvenilir olmalı yani lafları ve vücudu aynı şeyi ifade etmeli; bunda da istikrarlı olmalı.

-Şartlar ne olursa olsun, dürüst ve açık sözlü olmalı, olamıyorsa bile yine açıkça söylemeli neden olamadığını ve olamayacağını.

"2-Ben ilk bakışta, ya da bir iki görüşte anlarım nasıl bir insan olduğunu diyenleriniz var mı? Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?"

                -Böyle bir şey söyleyebilmem mümkün değil, deneyimlerim itibariyle ama temkinli davranarak kısa bir sürede daha isabetli değerlendirebilecek duruma gelirim; en azından kendi kırmızı çizgilerim açısından.

"3-Birini sevmeniz için (sevgili, dost, arkadaş, hepsi) size sıcak davranması şart mıdır?"

                -Hayır. Dürüst olması ve benim bunu hissetmem ve anlamam yeterli. Yamuk yaptığında da neden yaptığını sorduğumda öğrenebilmeliyim dürüstçe ve açık yüreklilikle. Dolayısıyla kendine güven zafiyeti olmamalı kişinin. Sonuç itibariyle kazanmak ve kaybetmek at başı gider yaşamda.

"4-Birine iyi bir insan dediğinizde, hangi yönleri bu tespitinizde ağır basar?"

                -Gerideki maddelerde de bahsedilmiş olan Dürüstlük, güvenilirlik, istikrarlılık, kendine güven ve açık yüreklilik.

"5-Dokunmak nedir sizce? İki manasıyla da rica etsem…"

                -Fiziksel dokunuş ve duygusal dokunuş olarak anladım, doğru mu anladım? Buna göre:

-Fiziksel dokunuş: Bir tür iletişim şeklidir ve birinin diğerine enerji aktarmasıdır; olumlu veya olumsuz olabilir.

-Duygusal dokunuş: Birinin, diğerinin gönlüne ve kalbine dokunuşudur; gözlerdir aracı olan. Hiç de yalan söyleyemezler; çalışsalar bile ele verirler kendilerini hemen. Enerji söner içlerinde.

 "6-Fedakâr mısınız?"

                -Kendime göre “evet” fedakârım diyebilirim. Kırmaktan çok çekindiğim için çoğu zaman kendimi kırarım ve de bazen aptallık derecesine varan durumlar olur; her seferinde de “Bir daha olmayacak, son” desem de şu zamana kadar becerebilmiş değilim.
         
          " 7-Birinin size iyiliği dokunsa minnet duygunuz sürer mi, o iyilik her hangi bir terslikte referans olur mu? Yoksa?"

                -Evet, kesinlikle, benim için minnet duygusu çok ağır ve kontrollü olmayı gerektirdiği için pek bu duruma düşmek istemem; genellikle kaçınırım ama benim isteğim dışında gelişir bazen: işte o zaman da ömür boyu o yükü sırtımda taşımayı göze almışım demektir.

-İlk birkaç olayda, referans olur; hata veya kaza olabilir. Ancak art niyetle devam ettiğine karar verebilmişsem ve kesin kanıtları oluşturabilmişsem kendime-en başta kendisiyle konuşarak ve araştırarak-; yükümü de atarım, tamamen de silerim hayatımdan ve dünyamdan. Bir daha ne yakınına ne de yakınıma sokulmasına izin vermemeyi seçerim.

        "8-Sevgiyi bir iki cümleyle anlatabilir misiniz?"

 -Fedakârlık, taşıyabilirlik, severek ve isteyerek katlanabilirlik, yük hafifleten bir araç, acı dindiren en etkili reçetesiz ilaç.  En hafif yük.
-Uçmak için kanat, varlığını hissetmek, kendini önemli ve kıymetli hissettiren değer ölçüsü, dokunduğunda her şeyi yeşerten sihirli değnek.
-Suyun akışı, denizin çarşaf olup serilmesi…
-YAŞAM İKSİRİ; HEM DE BEDAVA. 😊

-Benden bu kadar, buyurun sizler de deneyebilirsiniz. İnsanı rahatlatan bir mimmiş. 😊

-Hala duruyor musunuz orada ıkış ıkış! 😊

                                                               20-07-2017-14¹⁵

                                                                 Halil GÖNÜL

Görsel: Ece Evren "Mim Etkinliği #dogamizdavar"

Görsel:Pixabay.com