Günlük- -02.04… -2200/Zafer
-Ne olacağını sanıyordunuz? Tabii ki ilk rauntta yerlere serildim iki seksen. Arkasından bir daha, bir daha, bir daha; tıpkı yenilenin güreşe doymadığı gibi. Rezilliğim yakadan paçadan akıyordu. Kendimin karşısına geçip kendimi seyrediyordum; rezilliğime, düştüğüm duruma şaşırıyordum. Pes dedim sonunda ve becerebildiğim kadar rezilliklerimi, aşağılıklarımı; bir işe yaramazlığımı hazmetmeye çalışmakla geçmeye başladı her anım, gecem, gündüzüm, aylarım, yıllarım ve gelecekteki ömrüm.
-Katlanabilir
miydim? Çok sordum, neredeyse her nefes alışımda; belki de nefes alışlarımdan
da fazla sayıdadırlar.
-Yazmaya
başlarken, yazarken, her şeyi bir nefeste boşaltıp rahatlamak hayali geçti
aklımdan da hafifçe gülümseme isteği uyandı içimde ama eksiklik var bu işte;
endişeler, kaygılar, adaletsizlik yaptığım hissi; yanlı mı davrandım veya
davranıyorum? Yoksa hınç mı alıyorum? Daha bir sürü soru var aklımda. Hepsine
de cevap vermek zorundayım kendimce. Adil olmaya çalışmak temel amacım, yanlı
olmamak. Kızgınlıklarımı kusmak gibi bir niyetim yok.
-Ya da içim, dışım dolu
olduğundan belki de bir an önce boşalmayı, boşaltmayı istediğimden;
rahatlamayı, normale dönmeyi düşünerek acele etmemden dolayıdır ki bazen
istemeden de olsa taraflıymış gibi görünenler de olabilir. Tek amacım var; bir
an önce yükümü boşaltıp rahatlamak, hafiflemek istiyorum. Kasıt veya incitme
niyetim kesinlikle yoktur çünkü incinme ve kırılmanın ne demek olduğunu çok iyi
biliyorum artık. Yeterince büyüdüm. Kim bilir belki de adam bile olmuşumdur!
Belki bir gün bir bilene sorarım!..
-Neyse, şimdilik böylece
başlayayım bir taraftan da bir ara fırsat bulup –yaratıp- tekrar adiliyet
terazisinin kefelerine koyar dirhem dirhem tartarım tekrar tekrar. Ne de olsa
sağlıklı bir kafam olduğunda, her zaman yapmaya çalıştığım odur.
-Becerebildiğimi de
sanmıyorum ya! Ya da anlayabilen olmadı şimdiye kadar henüz. Belki sonra!
-Şimdi düşünüyorum da
benim normale dönmem oldukça zor ve dönersem de çok zaman alacak. Belki de bir
daha dönemeyeceğim normale; içimde kanayan bir yara ve akan bir kan şelalesi
her zaman olacak artık. Ara sıra umursamasam da o kendini umursatacak bana;
yalnızlığımın dibine daldıkça; gözlerimi yumdukça. Gözlerimi yummadan da
yapamama öyle değil mi?
-Bu bir yargılama mı?
Eğer öyle kabul edilirse; aslında kendimi yargılamamdır. Belki de değil.. Yok,
yok kesin kendi kendimi yargılamamdır! Kesin öyledir! Çünkü benim kendimi
yargılamaktan başka hiçbir gayret ve hevesim yok. Kendimi bir an önce
yargılayıp dosyaları rafa kaldırayım diye gayretim var.
Yargılamanın
bitmeyeceğinin, dosyaların kapanmayacağının bilincinde olarak çok yüklü ve ağır
aynı zamanda da hassas bir konuyla da uğraştığımın farkındayım. Beni ezen de bu
ya!
Görsel: Google Görseller
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.