Yaratıcı Yazarlık Üzerine

                       

"Yaratıcı Yazarlık"

 Sevgili okurlar merhaba,

                Bu yazımda, daha önce yayınlamış olduğum kitap tanıtımındaki bir kitaptan-Yaratıcı yazarlık- alıntı yapacağım. Alıp okuyanlar zaten okumuştur, okumayanlar için faydalı olur, heveslendirir yazmaya; gözünde büyütüyorsa eğer yazma işini, ne kadar basit bir iş olduğunu göstermeye yeter diye düşünüyorum sadece. Yazar da aynısını düşünüyor zaten. Bakın ne diyor.

            “Sadece bir dakikanız mı var?

Bugüne kadar duyduklarınızı unutun Yazmak kolaydır. Gerçekten öyledir.

                Yazmak bir müzik aleti çalmayı öğrenirken olduğu gibi her gün saatlerce tekrar yapmayı gerektirmez. Yazarken pahalı araç gereç lazım olmaz.

                Yabancı dil öğrenirken olduğu gibi, yurt dışına gitmek ya da pratik yapmak için başka birini bulmak da icap etmez.
                Yazmak için hiçbir ritüel gerekmez. Tüm ihtiyacınız kalem, kâğıt ve bir yer.
                Yazmak için bilhassa özel ve sessiz bir yer şart değildir. Metroda, otobüste, kafede, iş yerinizdeki molalarda, yatakta da yazabilirsiniz.
                Arabada yazmaya önermemek gerekir herhalde, ama araba kullanırken bile yazabilmenin yolları var. Aklınıza gelen fikirleri bir ses kayıt cihazına ya da telefonunuza kaydedebilirsiniz.
                Yazabilmek için sağlığınızın mükemmel olması veya bedensel olarak formda olmanız gerekmez.
                Üniversite, hatta ortaokul diploması bile şart değil. Genç olmak mecburiyeti yok. Güzel ya da yakışıklı olmasanız da olur.
                Belli bir yaşta olmak, belli bir sosyal sınıfa ait olmak zorunluluğu yok.
                Yazmak tümüyle demokratik bir faaliyettir.
                Yazmak için söyleyecek sözün olması yeterlidir.”
Sadece beş dakikanız mı var? Sayfasından:
                “Yazarlık insan doğasına uygun, yaralı, kişiyi sosyalleştiren, maliyetsiz ve zahmetsiz bir uğraştır. Doğamıza uygundur; çünkü bizi insan yapan şey, hayatımıza anlam katma arzusudur.
                Yararlıdır; çünkü çevremizdeki dünyayı anlamaya çalışmak, onu değiştirmeye başlamanın ilk adımıdır. Yazan insanlar yazmayanlardan daha uzun ve daha dolu bir yaşam sürerler. Çünkü bizler hayallerimizi yazarak gerçeğe dönüştürürüz.
                Yazmak insanı sosyalleştirir, çünkü yazarlar yalnız çalışmanın yanı sıra grup olarak da bir araya gelir.
                Bizler ayrıca ailemizden, iş arkadaşlarımızdan, yoldan geçenlerden, bar, kafe, çarşı-Pazar gibi her yerdeki insanlardan hikayeler toplarız. Tamamen kendi kurgumuz olan bir hikâyede bile başka insanların yaşamlarına karışmadan edemeyiz.”

Kendinize arkadaş arıyorsanız, kendinizle arkadaş, dost olmak istiyorsanız deneyin yazmayı. Hiçbir engel düşünmeden yalnızca kalem, kâğıt alın elinize ve başlayın içinizden gelenleri yazmaya. Siz de göreceksiniz bir gün her şeyin farklılaştığını. Gözlerinizin daha çok şeyler gördüğünü, dünyaya açılan pencerenizin genişlediğini, sizi rahatsız eden duygu ve düşüncelerin yavaş yavaş sizden uzaklaştığını.

   17-03-2017-20⁰⁵

                        Halil GÖNÜL