"Çocuklar" |
Sokakta
oynayan çocuklar bile kendi aralarında konuşup tartışırken söyledikleri
sözlerin arkasında durmaya çalışırlar; eğer ki içlerinden birisi çıkıp da
ertesi gün veya sözü söylemesinden sonrasında, tam da tersini ifade ederse işte
o zaman o çocuk saygınlığını yitirmiştir arkadaşları arasında ve mahallesinde
yaşıtları arasında. Dönek olarak değerlendirilir ve bir daha kendisine
güvenilmez. Eğer hatasını açıklayan ve inandırıcı olan bir şekil sağlayabilirse
içlerinden birkaçı inanır belki ama eski güveni vermez artık. Akan zaman içinde
gitgide yalnızlaşır yaşamında.
Ne
yazık ki biz yetişkinler çocuklar kadar hassas olamıyoruz çok şeyde;
hassaslıklarımızı ve çocukluk saflığı ve temizliğimizi kaybettiğimizden her
halde, başka bir açıklama bulamıyorum bu duruma.
Çocuklukta
hep doğruluk, dürüstlük ve içtenlik vardır. Yok mudur aralarında bazı hinler?
Elbette vardır. Size anlatacağım yaşanmış bir örnek buna uygundur.
Özel
okulda ilkokul birinci sınıfta okuyan bir erkek çocuk eve geldiğinden itibaren
çok durgun ve sinirli bir hali vardır gece yarısına kadar. Bir türlü çocuğun
ağzını bıçak açmamıştır. Durumunu şaşkınlık ve tedirginlikle karşılayan anne ve
baba çok endişelenmekte ve konuşmaya çalışırlar ancak uzun bir süre başarılı
olamazlar.
Herkes
bir evin bir oğlu olan oğlan uyumadığı için ve hatta yerinden kıpırdamayan
haliyle okuldan gelir gelmez oturduğu yerden hiç kalkmayan çocukla birlikte
diken üstündedirler. Konuşsa derdine çare olacaklarını düşünmekteler elbette
her anne ve baba gibi.
Onlara
göre bu yaştaki çocuğun tüm dertlerine çare olabilecek güç ve kuvvetleri
vardır. Yani her türlü imkân eldedir. Yeter ki ağzını açıp konuşsun. Ancak
çocuk emindir ana ve babasının derdine çare olamayacağını çünkü yaşanıp geçmiştir
olay. Hazmedememiştir yaşadığı haksızlığı. Ne dediyse ve kime söylediyse okulda
anlamak istememişlerdir bir türlü. Çünkü büyükler kendi gözlüklerinden bakarlar
her şeye ve gözlerinde at gözlüğü takılmış gibidir. Kısacası bazı olaylara
karşı at gözlüdürler.
Bu nedenle bir
daha anlatmanın anlamı yoktur artık. Anası ve babası da yetişkin değil mi
sanki? Bir farkı da gözetiyordu çocuk. Annesi ve babası her zaman inanıp
dinlemişti kendisini, bazen kızsalar bile konuşabilmişlerdi. Saat oldukça geç
olmuştu ve hiç kimse uyumuyordu kendisi yüzünden. Onlara haksızlık ettiğini
düşünerek konuyu açmaya karar verdi sonunda.
1/4
Devam edecek.
Görsel: Google Görseller
Çok güzel bir yazı, elinize sağlık :)
YanıtlaSilEmre Bozkuş,
Silteşekkür ederim, devamı var. :)