"Aldırma" |
Gecelere, ne desem
olmuyor,
Anlamıyor,
Her zaman bildiğini
yazıyor,
Okuyor.
Anladım ki
İş bana düşüyor,
“geceyi gündüze
çevir,
Aydınlat” diyor
İçimden bir ses;
“zaman, zaman hepsi,
Gece ve gündüz,
Ne fark eder ki?
Sen koyma farkı yeter
ki!
Sık suyunu akan
zamanın,
Avuçların arasında;
Damlasınlar toprağa,
Damla damla.”
Haklıydı o ses
Aslında,
“yapmalıyım” dedim
Akıllandığımda.
Ve
Sıktım suyunu akan
zamanın
Zamanla
Avuçlarım arasında,
Damladılar toprağa
Damla damla.
Hikâye oldular,
Çimen oldular,
Gözyaşı,
Emek
Oldular,
Hepsinden öte
Hiç büyümediler
Hep çocuk kaldılar,
Çocukça yaşadılar
Keratalar.
Umut oldular,
Umut saldılar;
Daima,
Kara toprağa.
Önem vermiyorum
artık;
Gece, gündüz
ayrımına.
Baksana saatin
01.30’una;
Birisi başladı
Merdiven yıkamaya,
İşe gidecekleri var biraz sonra,
Sabahın alaca karanlığında;
Çocuklar gitmeye
başlayacak okula.
Ne kaldı ki
Şunun şurasında
Sabaha.
Aldırma, aldırma sen;
Hangi akşam
Çıkmadı sabaha!
13.03.18
Halil Gönül
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.