Ne, helallik mi?
Ne yapacağım diye düşündüğümüz olmuştur arada. İnsanın tıkandığı, çıkmaza girdiği zamanlarda gelir bu tür sorular akla. Bir yolculuk bitmiş bir başka yolculuğun başında olunduğu zaman etrafına bakınır insan, sonra bir yöne giden yolu kestirir gözüne ve hayaller kurmaya başlar yolculukla ilgili. Kim bilir neler neler yaşayacaktır yeni yolculuk macerasında.
Her yolculuk bir maceradır insanın
hayatında. Başlaması ayrı bir dert devam etmesi ayrı, sonu nereye varacak
sorusu daha ayrı bir derttir. İnsan tek düzeyliği sever, karmaşa istemez hayat
yolculuğunda.
Hep bir düzenimiz olsun isteriz, bir iş, bir eş, çocuk veya
çocuklar, ev, araba, kat, yat, …, devam ede gider istekler. İstediklerimizi
elde ettikçe daha isteriz, onu da elde eder daha sonra daha da isteriz, isteriz
de isteriz. Doymak bilmeyiz bir türlü.
Bir, beş, on, yüz, bin, …, on bin, yüz bin derken yolun sonu
görünmeye başlar. Bu sefer de muhasebe devreye girer. Yaşam muhasebesidir bu,
yaşam muhasebesi tek düze gitmez, inişler çıkışlar vardır yani artı ve eksiler.
En çok da yalan, aldatmalar, hırsızlıklar geli geliverir
aklın kapısına. Dürter dururlar kalk kalk diye ancak kalkmaya derman yoktur
artık. Helalleşme kandırmacası vardır son kertede ben ettim sen etme demektir
vicdanen.
Vicdanı rahat olan neden helallik istesin herkesten. Bu da
kandırmacadır. Kimi mi kandırmadır? En başta kendisini ve başkalarını derken Tanrı’ya
kadar yolu vardır.
Görsel: hg
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.