Salı, Mart 21, 2023

Zafer dengeyi keşfediyor

insanDengesi

İnsanın Dengesi Çok Hassasmış

                İnsanın dengesi çok hassasmış diye değerlendirmeye başlar Zafer kendinden yola çıkarak. Hâlbuki güçlü olmuş ve dayanıklılık göstermişti bu zamana kadar tüm yaşamında. Daha doğuştan itibaren yalnızlığa alışmış ve kendi kendisine yeter duruma gelmişti bile ufacıktan.

            Yaşamda başına gelenlerin hiçbirinden şikâyeti olmamıştı Zafer’in. Kim bilir, belki de hiçbir şeyin farkında değildi veya düşünebilecek durumda değildi veya düşünme yetisini mi kaybetmişti! Hepsi de anlamsızdı artık. Geçmişte neler olupbittiyse olupbittiler kar veya zararla ama muhasebesiyle uğraşmamıştı bu zamana kadar. Ancak içinde bulunduğu durumları değerlendirince her birinin azar azar da olsa paylarının olma ihtimalini gördüğünde şaşırmadan edememişti. Uzun uzun değerlendirip, eledi durdu teker teker her birini.

            Kendisini kendisi yapandı onların hepsi de kim ne derse desin. Şimdi oturup bir anda silinmesi mümkün olmayan şeyler, hem bunun kime ne yararı olabilirdi ki. Hiç kimsede kötü niyet yoktu, herkes iyisini yapıyorum diye yapmıştı bütün yaptıklarını. Suçlamanın ne anlamı vardı bu zamanda ne de bir olası yararı. Bir şekilde şekillenip bu zamanlara kadar gelebilmişti sonuçta. Faydası olanlar da vardı mutlaka yaşanılanların. Geçmişi cezalandırmak ve geçmişi suçlamak hatta geçmişte suçlu aramak hiç de mantıklı bir durum değildi bundan gayri. Bundan sonrasında suçlu aramak veya cezalandıracak birilerini bulmak yerine adımlar atmanın zamanıydı.

            Kendisini alabildiğine güçlü hissetmişti bir zamanlar. İşte kendisini bu kadar güçlü hissettiren de geçmişiyle ilgili olduğunu bilmesine rağmen çark etmek ona hiç de doğru gelmeyen bir şeydi. Şimdi yalnızca zavallılığının verdiği can yangısıyla kendisini rahatlatabilecek duygulara sarılmaya çalışıyordu ama her biri de gerçeklere dayanmadığı için birden çöküveriyorlardı bir süre sonra.

            Ne olursa olsun, gerçek olmalıydı her şey, düşüncelerdekiler bile. Adil olunmalıydı haklı ve haksıza karşı. Haksıza karşı durulmalı haklıya destek olunmalıydı, asıl prensibi buydu Zafer’in, kendisine karşı bile olsa her şey.

            Dengenin bu kadar hassas olduğunu hiç düşünmemişti bu güne kadar. Her şeyin bir çaresi vardı, çünkü kendisi de tüm yaşamında öyle yapmıştı. Bunun için bu zamanlara kadar bu kadar acizlik hissetmemiş elinden gelen her şeyi yapmaya gayet etmişti sadece. Kısacası güçsüzlük ve acizliği tam olarak tatmamıştı ama yeterince tattı artık son on-onbeş yıldaki yaşamında. Neden kendisini toparlayamadığını şimdi daha iyi biliyordu ve hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktı bundan sonra, ne yaparsa yapsın bir şeyler eksik kalacaktı bir yanında, içinde. Duyguları daima başka yerlerde olacak ve başka şeyler isteyecek ama elde edilemeyecek şeyler olacaktı genellikle. Çünkü ulaşılamazları olacaktı artık hayatında. Bedelini de ödeyecekti ve ödemeye devam edecekti ama bunu hiç kimse de bilmeyecekti belki de. Herkesin yaşam mücadelesi devam edip gidecekti, birilerininki biterken başkalarınınki başlayıp yola devam edeceklerdi. Bu dünyanın kuralı buydu. Takılıp kalanlar düştüğü yerde kalacaklar ve arkasından gelenler onu umursamadan geçip gideceklerdi.  

Devam edecek...
Görsel: hg

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hoş geldiniz.
İlginiz için teşekkür ederim.