Yaz Kızım

"İnci Tanesi"

İnciler-4

-Akıllı iktidar yok, akıllı muhalefet yok; insanların aklına bir şey mi oldu acaba?

“Belki de günler, aklını peynir ekmekle yemiştir, kim bilir!  L

-Yüzen gemi, su ile kavga etmeye başlayınca ne olur?  L

-Ossuruk bol, kokusu var; tayyareler nerede? L

-Bir kadın, günde üç beş sefer elektrikli süpürge çalıştırıyorsa evinde ve merdiven yıkıyorsa gecenin geç bir yarısında; ne temizlemeye çalışıyordur acaba?  L

-“Sevemedim kara gözlüm, seni doyunca!” der duruşmada, kara gözlere bakarak -hâkim bayılır, bakar karşı tarafa yüreğinde kuş cıvıltılarıyla-

“Ellerin armut mu, ayva mı topluyordu?”

“Yaz kızım, ithal mi, yerli mi olduğu görülecek!” L 27.03.18

-Her şey söylenmiş olabilir büyük ihtimalle; önemli olan sizin nasıl söylediğinizdir. Gülmek de öyle! J

-Hüzünlü gözler, hep gülmek ister; tek ihtiyacı gibidir gülebilmek, hasretleri arasında!

-Tanıdığından korkmaz insan; düşman olsa bile. 28.03.18

-O kadar çok istiyorum ki, içim yarılıverse bir anda gök gibi; boşalıverse ne varsa, bardaktan boşalırcasına yağan yağmur misali. Rahatlarım herhalde. Kim bilir, belki de şaşırırım gördüklerimden.

-Çoğu kadınları eski karısına benzetiyorsa eğer eski kocalar; çoğu kadınlar da eski kocasına benzetiyorlardır belki de! J 29.03.18

-Herkes boyu seviyesinden bakıyor Dünya’ya; fare ve Zürafa’ ya ne demeli.

-Her gelen kazık çakmaya uğraştığı için Dünya’ya; beni göresiye dayanamayıp o da, bütün kazıkları sapladı bana; korkusuzca. Vay hain Dünya, sen de ha!  J 31.03.18

-Elinde, avucunda yalnızca din olanların, en başta iki düşmanı vardır; biri inanmayanlar, diğeri de başka dine inananlar. Gün gelir, kendisi de düşmanı olur kendisinin ve üçüncü bir düşman daha yaratmış olur farkında olmadan. Kurtuluşu da cinlerde, perilerde arar sonunda.

-    Kaçacak delik bulamayıp da kendi derin hiçliğiyle baş başa kalanlar; hiçliğine anlam kazandırmak için uğraşırlar kalan zamanlarında; becerebildikleri andan itibaren hiçbir güç yıkamaz artık onları.  01.04.18

-   Bir küçücük yeşillik, ne kadar da sevindiriyor insanı; yaşam hevesini kaybetmişçesine ayakta sürünürken; hele de bir dalsa gördüğü; yaşam aşılanıyor adeta ölüye.

-  Kendi vicdanında aklanmayan insan müebbette mahkûmdur, kimse bilmese bile. Mahkemeler, yalnızca su serper yanan yüreklere; yerine ve zamanına göre. Asıl adalet içindedir, içinde! 02.04.18

-  Memlekette ne meyveler yetişiyormuş da haberimiz yokmuş yahu; kokularından yanlarından bile geçilemiyor da haberleri yok. J

- Bir memlekette ortak akıl yoksa ortak olan da bir şey yoktur;
tek ortaklık yapan, leş yiyicilerdir.  05.04.18

- Eğer duygularınız ile eyleminiz kesişmiyorsa, yanlış bir yöne gidiyorsunuz demektir; yani: ne yaptığınızı bilmiyorsunuz. 07.04.18

-   Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok; her şey üç aşağı

beş yukarı aynı; detaylarla uğraşmalı insan; çok satanlar onlar çünkü dünya, altta, üstte musluğu olan havuz gibi; dolarken boşalıyor da. Kimse ne denildiğine bakmıyor, ne yaptığına bakıyor. “İnsanların suratı, yazı tahtası; bedenleri ise megafon gibi gelmeye başladı bana; söylemedikleri çok şeyi, yazıp söylüyorlar sanki; herkes ne hain taşıdığının farkında değil. 09.04.18

- “Dünü bu güne, bu günü yarına aktarmayanlar, aynı izlerin üstünden geçiyorlar, farkında olmadan. 10.04.18

Not: Diğer İnciler İçin tıklayabilirsiniz

                                                                               Halil Gönül

Görsel: Google Görseller